Tüm dünyadaki yiyecek sektörü bir dönüşüm içerisinde. Sağlıklı yaşam bilincinin artması ve tüketicilerin artık yedikleri yiyeceğin doğallığı...
Türkiye’de bu felsefeyi benimseyip, klasik Türk Mutfağı lezzetlerini tüm doğallığı ile müşterilerine sunan Lezzet Co. Döner, bu yaklaşımın yiyecek sektörüne neler katacağını anlattı.
Yiyecek sektöründe tüketicinin bilinçlenmesi ile yeni kavramlar ortaya çıkıyor. Sağlıklı beslenme, taze ve yerel ürünleri tüketme, bilinçli ve sürdürülebilir tüketim gibi modern kavramlar birleşerek, Taze ve Rahat yemek felsefesini ortaya çıkarttı. Fresh Casual olarak adlandırılan bu felsefe, insanların yalnızca doymak için değil, sağlıklı yaşamak için yemek yemelerini öngörüyor.
Sağlıklı, taze, doğal ve dengeli beslenme düsturu uzun süredir insanların peşinden koştuğu ancak piyasanın mümkün olan en yüksek kar marjı ile mümkün olan en hızlı hizmeti vermek düşüncesini benimsediği için günlük hayatlarında uzun süre idame ettiremedikleri bir düşünceydi. Türkiye’deki öncüleri arasında Lezzet Co. Döner’in de yer aldığı “Taze ve Rahat” felsefesi, tüm bu düşünce akımını birleştirip, modern şehir yaşamının hızına ve gereksinimlerine ayak uydurmuş bir şekle büründürüyor. Lezzet Co. Döner Kurucusu Barış Tansever “Gelişmiş ülkelerin nüfuslarının çoğunun diyabet ve obezite ile mücadele etmeye çalıştığını ve bunu başaramadıklarını görüyoruz.
Başaramamaları çok normal çünkü yiyecek sektöründe kısa zaman öncesine kadar insanların hem şehir yaşamının koşuşturmacasına ayak uydurabilecekleri kadar hızlı hem de kişisel sağlıklarını koruyabilecekleri kadar özenli ve sağlıklı yiyecek seçeneği sunan bir oluşum yoktu. Fresh Casual bu eksikliği gideren, çok önemli bir felsefi yaklaşım. Bizim yerel ve kültürel mutfağımız bu felsefeye çok uygun olduğu ve bu alanda ciddi bir eksiklik gördüğümüz için kolları sıvadık” diyor.
Doğallık, sağlık ve tazelik için yerel üreticiler şart
Taze ve Rahat anlayışının yerel ve ekonomik katkılarına da değinen Barış Tansever “Ürünlerin kalitesi, tazeliği, lezzeti ve doğallığı benimsediğimiz felsefenin olmazsa olmazlarından. Her ürünü, en iyisi nerede ise oradan taze olarak getiriyoruz. Örneğin kullandığımız fındıklar Ordu’dan, fıstıklar Gaziantep’ten geliyor, baklava hamurumuz Trabzon’da açılıyor, sarı buğday unu Konya’dan geliyor, etlerimizi Trakya ve Marmara bölgesindeki yerel üreticilerimizden seçerek alıyoruz. Tüm bu tazelik, doğallık ve kaliteli ürünler birleşince de yiyeceklerin gerçek, olması gereken lezzetleri ortaya çıkıyor. Taze ve Rahat felsefesi aynı zamanda kendiliğinden bir sosyal sorumluluk eylemine dönüşüyor çünkü bu felsefe ile hizmet vermek için doğal yollar ile ürünlerini sunan yerel üreticilerden yararlanılıyor. Bu yüzden yerel ekonomiye de katkısı oldukça büyük” diyor.
Hiç yorum yok