Sedef Yeni Nesil Endüstriyel Çözümler şirketi, gıda güvenliğini sağlayan ürün ve hizmetler sunuyor. Gıdaların korunması, izlenmesi ve su...
Sedef’in ar-ge’sini yaparak ürettiği termal çantalar ile peynirlerini Türkiye’nin her yerine güvenle gönderen Tangala Keçi Çiftliği, ilk kez İstanbul’da peynir atölyesi düzenleyecek. Peynir atölyesi İstanbul’a gelmeden önce sizi dağ keçilerinin özgürlüğünü ilan ettiği Fethiye Akdağlar’daki çiftliğe götürüyoruz.
2013 yılında kurulan Tangala Keçi Çiftliği’nin hikayesi, Buket Ulukut’un 2008 yılında Fethiye Akdağlar’da bir keçi sahibi olmasıyla başlıyor. Bir dönem İstanbul’daki işleri ile Fethiye’de yerleştiği köy arasında mekik dokuyan Ulukut, kısa zamanda İstanbul’daki iş yerini kapatıp doğaya dönmeye karar vermiş. Bugün 25 keçinin Akdağlar’ın ormanlarında özgürce dolaştığı bu keyifli çiftlik, sadece keçi peyniri sevenleri değil, “Yeşillikler içerisinde yaşayayım, hayvanlarım olsun, kendi sütümü sağıp kendi peynirimi hazırlayayım” diye emeklilik hayali kuranları da kıskandırıyor. Hayalini gerçekleştirmek için yolun sonuna gelmeyi beklemeyen Buket Ulukut, düzenlenen mutfak atölyelerinde ve çiftliğe gönüllü olarak çalışmaya gelenlerle deneyimlerini paylaşıyor. Tangala’da üretilen pelit kaşarı, çitlenbik kaşarı gibi seçenekler ise peynir meraklılarının Türkiye’nin her yerinden ulaşabileceği harika tatlar. Buket Ulukut’a Tangala Keçi Çiftliği’ni sorduk.
- Tangala Keçi Çiftliği sizin için ne ifade ediyor?
-Ben kısa hikâyeler yazmayı da okumayı da çok seviyorum. Hayatın da bir sürü kısa hikâyeden oluşan bir masal olduğunu düşünüyorum. Bu açıdan baktığımda aslında bu oluşum da bir hikâye ve ben bu hikâyenin gözlemcisiyim. Kahramanlarımız hayvanlar, hava, su ve toprak!
-Sürünüzü anlatır mısınız? Tangala’da keçiler özgür dolaşıyor mu?
-Sürümüz, tamamen ormandan beslendikleri bir döngü ile üretim yapıyor. Sürümüzün yerli keçi ırklarımızın güzel bir karması olduğunu düşünüyorum. İçlerinde Türkiye’de üretimi teşvik edilen Saanen ırkından da kırma bir hayvanımız var. Halep filik kırması, filik maltız kırması, Torosların mısır keçisi de var. Bizim için onlar ailemizin bir parçası, hepsinin doğumunda yanlarındaydım. Sürümüzün her gün 6 saat ormanda yayılması bizim en büyük kazanımımız. Gerçekten mutlu ve sağlıklı keçilerimiz var.
-Tangala Pelit Kaşarı, çitlenbik kaşarı gibi sizin markanızla özel peynirleriniz nasıl imal ediliyor, imalattan sonra saklama koşulları nedir?
-Tangala Keçi Çiftliği’nde üretilen peynirler tamamen artisanal ve küçük çiftlik ölçeğinde bir üretimdir. Çiftlik bazlı küçük mandıracılık ve yerel peynir üretimlerinin Türkiye’de artmasını diliyorum. Çünkü küçük ölçekli çiftlik bazlı süt ürünleri işleyen mandıraların kaygısı, sütün fazlalığı değil kalitesidir. Bu da hayvanların çok daha özgür ve doğal kalmalarını beraberinde getirir.
Bizim peynirlerimize verdiğimiz isimler mevsime bağlı olarak hayvanlarımızın en çok yedikleri çalıların isimleridir. Pelit kaşarı, pelitin en bol olduğu sonbahar döneminde yaptığımız peynirlere verdiğimiz bir isim. Çitlembik ise yaz aylarında bolca tükettikleri bir çalı/ağaç formu. Bu peynirlerin yolculuğu buradan başlıyor.
- Farklı şehirlerde yaşayan kişiler lezzetli peynirlerinize nasıl ulaşabilir? Ve bu değerli ürünleri nasıl saklamalılar?
-Peynirlerimize ulaşmak çok da zor değil aslında. Bahar ayında peynir üretimimiz başladığında duyurusunu Evde Peynir sayfamızdan yapıyoruz. Ve tanıtım amaçlı paylaştığımız peynirlerimiz için kısa süreli tadım paketlerimiz oluyor. Abonelik sistemiyle çok az sayıda da olsa abone alabiliyoruz. Böylece bir yandan yeni sofralarla tanışırken bir yandan da keçilerimizin ürünlerinden vazgeçemeyen mutfaklara ayda bir kez de olsa misafir olabiliyoruz. Bunları keçilerimize ve doğanın verimine borçluyuz. Bu yüzden de onların doğal ortamlarından koparılmadan, mümkün olduğunca uzun süre ormanda vakit geçirmeleri için çalışıyoruz.Peynirlerinizi buzdolabında sebzelik bölümünde saklama kabının içinde saklayabilirsiniz. Buzdolabı ortamında aylarca durur. Kurumaması için kabın içine ıslak bir peçete bırakıp haftada bir peçeteyi değiştirebilirsiniz.
Peynirin yanı sıra mevsimine göre doğa bize neler sunarsa biz onları işleyip soframızdakilerle paylaşmayı çok seviyoruz. İşlediğimiz ürünler arasında pekmez, nar ekşisi, incir kurusu, zeytin, üzüm ve süt ilk sıralarda… Ayrıca zaman buldukça merhem, sabun ve reçeller yapıyoruz. Arada enerjimiz fazla geldiğinde de toprağı kerpiçe dönüştürmek gibi bir merak hasıl oldu bizlere, onu da sormayın gitsin.
İsterseniz Çiftlikte ve İsterseniz İstanbul’da
Peynir Atölyelerine Katılabilirsiniz
-Tangala Keçi Çiftliği’nde peynir atölyeleri düzenliyorsunuz. Ortalama kaç gün sürüyor ve neler deneyimliyoruz biraz bahseder misiniz ?
-Evde peynir atölyelerini 2013 yılında düzenlemeye başladım ama böylesine ilgi göreceğini tahmin etmemiştim. 2015 yılında hem kırsalda hem de şehirde çok güzel atölye çalışmalarımızın olacağını şimdiden duyurmak isterim. Hem yetişkinler hem de çocuklar için kamplar ve atölye çalışmaları düzenlemek için çalışıyoruz. Hem köydeki yerleşik halkla, komşularımızla hem de şehirden gelen arkadaşlarımızla birlikte güzel etkinlikler hayallerimiz arasında. Birlikte yapmanın en güzel deneyim olduğuna inanıyorum.
Evde Peynir yapmak aslında sanıldığı kadar zor değil. Merak ve ilgi meselesi. Bu ikisinden yeterince varsa motivasyon kendiliğinden geliyor ve yapar oluyorsunuz. Benim düzenlediğim atölyeler insanlara hem pratik ve teorik bilgi hem de ilham veriyor. Bu atölyeleri düzenlemeye ve daha fazla insana ilham vermeye devam edeceğiz. Aralık ayının ilk haftası İstanbul’da 3-4 günlük bir atölye haftası olacak. Mekan, ücret ve tarih gibi detayları Facebook Evde Peynir sayfamızdan ya da Tangala Proje Platformu sayfasından takip edebilirsiniz. 5-6-7 Aralık’ta İstanbul’da atölye başlıyor.
Çiftlikte Gönüllü Çalışmak İsterseniz…
-Tangala aynı zamanda TaTuTa üyesi, sizi ziyaret etmek isteyen okuyucularımızı bu konuda bilgilendirebilir misiniz ?
Çiftlikte çalışmak isteyen arkadaşlar için Tatuta organizasyonu harika bir portal. Sadece Tangala Keçi Çiftliği değil farklı bir çok üretim yapan çiftlik bilgilerine Tatuta üzerinden ulaşabilirsiniz. Tatuta’nın açılımı tarım, turizm ve takas. Kısaca özetleyecek olursak; tarım ve hayvancılık alanlarında doğal ve ekolojik üretim prensiplerini benimseyen çiftliklerin tanıtım platformu gibi düşünülebilir. Tatuta aynı zamanda Wwoof Türkiye temsilcisi. Bu platformun odağı organik ve doğal üretim metodları kullanan çiftliklerin gönüllü trafiğini organize etmek. Bu sistem üzerinden dünyanın her ülkesindeki çiftliklere ulaşmak ve gönüllü olarak çalışmak için başvuru yapmak mümkün.
Saklama ve Dağıtımda Doğaya Saygı Esas…
-Sedef ile gerçekleşen çözüm ortaklığında kullanılan Temp-Ex Termal çantalarının peynir gibi ısı değişimlerine duyarlı ürünleri saklama ve dağıtımdaki faydası nasıl oldu, anlatabilir misiniz?
-Sedef firmasının bize sunduğu çözüm önerisi gerçekten çok güzel bir zamanda gerçekleşti. Her türlü üretim sürecinde sarf malzemesini hayatımızdan çıkartmaya çalışıyoruz. Bunun için gerçekten çok çaba sarf ediyoruz. Aslında burada da bir sarf söz konusu. Atölyeye alacağınız latex eldiven mesela, kullan at! Geri dönüşü yok. Kaynağı sonlu! Ama inanın tıpkı güneşin doğuşu gibi her gün sizin içinizdeki çaba doğar, o asla tükenmez. Sedef bu anlamda çok güzel bir çözüm oldu bizim için. Termal çantalarımız ile soğuk zinciri koruyarak ürünlerimizin sevkini yapabiliyoruz ve çantalar bize geri geliyor. Artık tek kullanımlık straforlardan kurtulduk.
Hiç yorum yok